YATIRIMCININ FERYADI VE İLGİSİZLER

 

 

Bu  hafta içinde Doç. Dr. Yaşar Özdinç’in “yatırımcının sorunları“ ile ilgili SKY TV de ki programa konuşmacı olarak katıldım. Yatırımcıların, özellikle bankazede ve imtiyazlı enerji şirketlerinin mağduru yatırımcıların feryatları yürek sızlatacak nitelikte ve nicelikte idi, adeta SKY TV ’nin telefonları kilitlendi.

 

Bankalara TMSF ve BDDK nun tasarrufları ile el konulduğunda  Hakim ortak ile birlikte diğer hissedarların paylarına da el konulmuştur. Oysa bu hissedarlar; hisse senetlerini borsadan satın almışlar ve bankalar ile ilgili yayınlanan resmi bilgi ve belgelere  inanmışlar ve başkaca suç olacak bir eylemde bulunmamışlar. TMSF ve BDDK Hakim ortağı cezalandırırken onunla hiç işbirliği olmayan, kamuya açıklanan bilgilere inanan küçük yatırımcıların da hisselerine bedelsiz el konularak haksız yere cezalandırılmışlardır. Devletleştirme ve özelleştirme Anayasasının 47. Maddesine göre “ gerçek karşılığı “ ödenerek yapılabilir.

 

TMSF ve BDDK ya bu haksız uygulama olanağı veren Bankalar Kanunun 14.cü maddesi gereğince Bankalara gönderilen UYARI YAZILARINDAN, YATIRIMCI ASLA BİLGİ SAHİBİ OLMAMIŞTIR. Oysa, kamuyu aydınlatma ilkesinin burada uygulanması zorunludur. Başka türlü küçük yatırımcının Bankanın BDDK ve TMSF tarafından nitelenen ve uyarılmaya gerek görülen hastalığını bilmesine olanak yoktur.

 

TMSF tarafından el konulan Bankaların yasaya, BDDK tarafından ön görülen emirlere, rasyolara, kriterlere aykırı durumlarını yatırımcı bilmemektedir. Yatırımcı bilgilendirilmemiştir. Bir sabah uyandığında; elindeki banka hisse senedinin veya o bankanın iştiraklerine ait hisse senetlerinin buharlaştığını dehşetle görmektedir.

 

İmtiyaz hakkı tanınmış enerji şirketlerinin hisselerini Borsadan satın almış yatırımcının  da “Bankazedenin mağduriyetinden “ farklı konumu yok. Devlet imtiyaz sözleşmesi imzaladığı halka açık enerji şirketlerinin sözleşmeye aykırı durumlarını tespit edip, yazı ile uyardığında kamuyu da bu konuda aydınlatma gereğini yerine getirmemiştir. Şirket ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında ki ihtilaflar ve yazışmalar aylar yıllar sürdüğü halde hiçbirinden yatırımcı bilgi sahibi olamamıştır. Şirketin Hakim ortağının davranışından dolayı imtiyaz sözleşmesi iptal edildiğinde, bu konuda masum olan Borsa yatırmcısının hisse senedi değer itibarı ile buharlaşmaktadır. Burada, yatırımcıya TTK nun 336. Maddesinde ki dava yolunu öğütlemek yeterli değildir. Zaten imtiyaz hakkının iptali ile TTK nun 336 maddesini bağdaştırmak da hukuksal mucizeyi gerektirir. Hakim ortak hakkında TTK 336. Maddesine göre Ticaret Mahkemesinden lehine karar alabilecek yatırımcı, bunu uygulayabilecek varlık bulabilecek mi?      

 

Halka açık bankalar ile halka açık imtiyazlı enerji şirketlerinin hakim ortaklar dışında ki Borsa yatırımcısına BDDK, TMSF, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı veya Bakanlar Kurulu tarafından uygulanan kurallar; Evrensel Hukuka, Anayasaya, Demokratik insan haklarına , Sosyal Devlet İlkesine, Batı Ülkelerinde ki çağdaş uygulamalara tamamen aykırıdır. Mutlaka telafisi gerekir. 50 milyar dolarlık bankalar batağını karşılayan Devletin, ekonomik geleceğinde çok önemli rolü olan Sermaye Piyasası yatırımcısının 400 trilyonluk zararını karşılamaması Anayasanın 10. Maddesindeki eşitlik ilkesine de Devletin gelecek ekonomik çıkarlarına aykırıdır.

 

Anayasanın 167. Maddesine göre Devlet ; “ Sermaye Piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır.”

 

Sermaye Piyasası Kanununun 1. Maddesine göre ; güven, açıklık ve kararlılığı sağlamak yine Devletin ve görevlendirdiği kurumların görevidir.

 

Ben Sayın Başbakana bu konuda kitap büyüklüğünde rapor sundum, Borsa Türk’te her hafta çıkan yazılarımda yatırımcının bu mağduriyetlerini dile getiriyorum.

 

Sayın Başbakan ve ilgili Bakanlar bu konuya eğilme fırsatı bulurlarsa çözüm çıkabilir.

 

 

Av. Bedii ENSARİ

Finans Kulüp Yönetim

Kurulu Üyesi